YİNE STK’LARDAN SES YOK!: İSTİKLAL MARŞININ KABULÜ 12 MART
STK’LARDAN YİNE SES YOK! İSTİKLAL MARŞI’NIN KABULÜNÜN 103. YILI
İstiklal Marşı’nın Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından kabul edilişinin 103. yılı ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü olan 12 Mart’ta, İzmir’de sivil toplum kuruluşları (STK) tarafından herhangi bir etkinlik düzenlenmedi.
İzmir’de faaliyet gösteren 7 bini aşkın STK’nın, 12 Mart İstiklal Marşı’nın kabulü ve 28 Aralık’ta Mehmet Akif Ersoy’un TBMM kürsüsünde marşı okuduğu gün için herhangi bir anma etkinliği gerçekleştirmemesi dikkat çekiyor. Milliyetçi, vatansever ve Atatürkçü kimliğiyle ön plana çıkan bazı STK ve siyasi partilerin de bu konuda sessiz kaldığı gözlemlendi.
İntrohaber.com olarak konunun takipçisi olmaya devam ediyoruz. 12 Mart ile ilgili düzenlenen etkinlik ve programları duyurmaya hazırız.

“İstiklal Marşı’nın kabulünün ve Mehmet Akif Ersoy’u anma günü 12 Mart’ta etkinlikler yok mu?
İzmir’de bugüne kadar 7 bini aşkın sivil toplum kuruluşları olarak 12 Mart’ta anma etkinliğiyapılmadı. 28 Aralık’ta da İstiklal Marşı’nın TBMM ”de kabülününde de Milliyetçi, vatansever, Atatürkçü Kemalist ggeçinen STK’lardan ve partilerden de hiçbir etkinlik duyurusu gelmemişti.
12 Mart’ta da bu durum çok farklı değil. İntrohaber.com olarak konunun takipçisi olacağız. Gelen davet ve etkinlikleri duyurmaya çalışıyoruz.”
İSTİKLAL MARŞI YAZARI MEHMET AKİF ERSOY’UN ÖLÜMÜ UNUTULDU MU?
İzmir’de Mehmet Akif Ersoy’a Sessizlik: İstiklal Marşı’nın Yazarı Unutuldu mu?
Milli Şair Mehmet Akif Ersoy, ölümünün 88. yıl dönümünde Türkiye genelinde anma törenleri ve etkinliklerle yad edilirken, İzmir’deki eksiklikler dikkat çekti. İstiklal Marşı’nın yazarı olan ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin manevi öncülerinden biri kabul edilen Mehmet Akif Ersoy için İzmir’de düzenlenen resmi veya sivil anma programlarının eksikliği eleştiri konusu oldu.
Anma Programı Yerine Eğlence ve Etkinlikler Öne Çıktı
İzmir’de Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullar, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının, Mehmet Akif Ersoy’u anma adına herhangi bir resmi program düzenlediği ya da bu tür etkinliklerin basın ve sosyal medya hesapları üzerinden duyurulduğuna dair bir bilgiye ulaşılamadı. Bu durum, vatandaşlar ve bazı yerel basın organları tarafından eleştirildi.
Bunun aksine, yılbaşı kermesleri, eğlence organizasyonları ve çeşitli ödül törenlerinin sosyal medya ve basın gruplarında yoğun şekilde paylaşıldığı görüldü. İzmir’de Mehmet Akif Ersoy’a yönelik anma etkinliklerinin gölgede kalması, “Milli Şairimizi unutuyor muyuz?” sorusunu gündeme getirdi.
Mehmet Akif Ersoy’un Hatırasına Saygı
Mehmet Akif Ersoy’un sadece İstiklal Marşı’nın yazarı olarak değil, aynı zamanda milli değerlerin ve bağımsızlık ruhunun temsilcisi olarak Türk milletinin gönlünde özel bir yeri bulunuyor. Bu nedenle, ölüm yıl dönümünde yapılacak anma etkinlikleri yalnızca birer formalite değil, aynı zamanda milli bilincin diri tutulması adına önemli bir görev olarak görülüyor.
İzmir’deki bu durum, sosyal medyada ve yerel basında eleştirilirken, diğer şehirlerde gerçekleştirilen etkinliklerle tezat oluşturdu. Ankara, İstanbul ve diğer illerde çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından Mehmet Akif Ersoy’un hatırasını yaşatmak adına panel, sergi ve anma programları düzenlendi.
Eleştirilere Yanıt Gelecek mi?
İzmir’deki yetkililerin, Mehmet Akif Ersoy’un hatırasını yaşatmaya yönelik daha fazla çaba göstermesi gerektiği vurgulanırken, bu durumun ilerleyen günlerde nasıl bir yankı bulacağı merak ediliyor. Mehmet Akif Ersoy’un, “Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın” dediği o büyük eseri, milletimizin bağımsızlık ruhunun en önemli sembollerinden biri olmaya devam ediyor.
Halkın beklentisi, milli şairimize hak ettiği değerin her platformda verilmesi ve gelecek nesillere onun değerlerinin aktarılması yönünde.
Öte yandan duyarlı vatandaşlarımızı yetkilileri uyararak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ; “Bilelim Ki! Milli benliğini bilmeyen Milletler, başka Milletlere yem olur.” Sözünü hatırlatarak; milli ve manevi duygulardan yoksun, mahrum bırakılan olan gençlerimiz; her zaman birilerinin maşası olurlar. Veyahut ta cahil kalan gençlik ise uyuşturucu baronların oyuncağı olurlar. Gençlerimiz ggeçmişinibilmeli öğrenmeli ve atalarını unutmalıdırlar.” Şekilde uyarılarda bulundular.



