ALİ BABACAN: “FİLİSTİNLİLERİN NE İSRAİL’E NE DE ABD’YE VERECEK TEK BİR KARIŞ TOPRAĞI YOKTUR”
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, iktidarın enflasyon tahminlerini sürekli yükselttiğini belirterek, tek haneli enflasyon hayallerinin ertelendikçe ertelendiğini söyledi. Babacan, “Sürekli erteliyorlar… Sürekli ‘Bir seçim daha, bir seçim daha’ diyorlar. Tek haneli enflasyon mu? Bir ara indirecekler, erteliyorlar… Depreme karşı hazırlık mı? Bir ara halledecekler, erteliyorlar. Tedbir almak mı, yapısal reformlar yapmak mı? Bir ara yapacaklar, erteliyorlar” tepkisini gösterdi.
Babacan, Yeni Yol grubunda yaptığı konuşmada iktidarın İsrail politikasına ve ekonomi yönetimine sert eleştirilerde bulundu.
“Tek haneli enflasyon hayalleri ertelendikçe erteleniyor; sürekli bir bahane, sürekli bir mazeret”
Hukuk ve adaletten saparak enflasyonun indirilemeyeceğini vurgulayan Babacan, “Şimdi de demişler ki ‘Enflasyonu 2027’de tek haneye indireceğiz.’ Göreceğiz… Siz hukuktan, adaletten sapıp bu ülkede enflasyonu tek haneye indiremezsiniz. Bu olmayacak. Tek haneli enflasyon hayalleri ertelendikçe erteleniyor. Sürekli bir bahane, sürekli bir mazeret… Değerli arkadaşlar, bu iktidarın en temel özelliği bu. Öğrenci arkadaşlarım da var aramızda onlar beni anlayacaktır…Bazen uyku tatlı gelir, derse gitmek istemezsiniz ya… Telefonlarda ‘alarmı ertele’ tuşu vardır ya… Alarm çalar ama ertele der, biraz daha uyursunuz. Bir beş dakika daha uyuyayım, beş dakika, beş dakika derken bir de bakmışsınız ki derse geç kalmışsınız. Bir de bakmışsınız ki günler ay olmuş, sınavlarda çakmışsınız… İşte iktidarın yaptığı da bu. Sürekli erteliyorlar… Sürekli ‘bir seçim daha, bir seçim daha’ diyorlar. Tek haneli enflasyon mu? Bir ara indirecekler, erteliyorlar…Depreme karşı hazırlık mı? Bir ara halledecekler, erteliyorlar. Tedbir almak mı, yapısal reformlar yapmak mı? Bir ara yapacaklar, erteliyorlar… Sayın Erdoğan ne dedi en son? ‘2028’den sonra yeni bir İstanbul, yeni bir Türkiye inşa edeceğiz’ dedi. Günaydın ya. 2028’e kadar niye bekliyorsunuz? Her türlü yetki sizde” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’yi mazlumların, gariplerin, Filistinlilerin yanında olamayan bir ülke haline düşürdünüz”
Babacan, iktidarın İsrail politikasına sert eleştirilerde bulundu. Birleşmiş Milletler’in 1948’de imzaladığı ‘Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’ne dikkat çeken Babacan, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin İsrail’in bu sözleşmeyi ihlal ettiği gerekçesiyle Lahey’e taşıdığı davaya, Türkiye’nin 7 ay 10 gün sonra müdahil olduğunu belirtti. Bu sürede 18 bin Filistinlinin öldüğünü dile getiren Babacan, “Ben buradan hükümete soruyorum: 7 ay 10 gün niçin beklediniz? Neyi beklediniz ya çıkın açıklayın. Deyin ki ‘Şu sebeple biz biraz bekledik.’ Neydi, sebep neydi? İnanın verecekleri değil cümle tek bir kelime cevapları yok arkadaşlar. Çünkü menfaat, menfaat, menfaat… Perde arkasında ticaretin kesilmemesi, ısrarla devam edilmesinin sebebi neyse 1 Ekim, Lahey’deki davaya bu kadar geç müdahil olmalarının sebebi aynıdır. Çıksınlar açıklasınlar… Desinler ki biz ilk başvuran ülke olmak istemedik. Ya da ‘Afrika başvurdu da biz biraz şunu bekledik, stratejimiz buydu, amaç buydu’ desinler. Verecekleri hiç cevap yok buna. Siz Türkiye’yi zayıflamış ekonomisiyle, zayıflamış adalet sistemiyle ve zayıflamış itibarı ile kırılgan bir ülke haline getirdiniz. Türkiye’yi mazlumların, gariplerin, Filistinlilerin yanında olamayan bir ülke haline düşürdünüz. Türkiye’yi artık ‘Van minüt’ diyemeyen bir ülke haline getirdiniz. Aynı Erdoğan değil mi? Çıksın söylesin. Bugün ‘Gazze’yi alacağım, Gazze benim olacak’ diyen Amerika Birleşik Devleti değil mi? Bu sözü söyleyeli günler geçti. Hâlâ Amerika’ya ya da Trump’a karşı tek bir kelime sarf edilmiş değil” tepkisini gösterdi.
“Zamanında güçlendirdiğimiz ekonomiye sırtını dayayıp ‘Van minüt’ demek kolaydı”
İktidarın aklının İsrail’le ticarette olduğunu belirten Babacan, “Hep söyledim, söylüyorum. 7 Ekim’den beri Türkiye’de iktidar bu konuda üzerine düşeni maalesef yapmadı, yapmıyor… İsrail’le ticareti aylar sonra, türlü tepkilerden, protestolardan sonra kestiklerini, keseceklerini söyleme başladılar. Hâlâ akılları gözleri oradaki ticarette, oradaki rantlarda… Zamanında güçlendirdiğimiz ekonomiye sırtını dayayıp ‘Van minüt’ demek kolaydı. O gün Türkiye’nin hatırlayın, ben Dışişleri Bakanı olduğum dönemde ve ekonomide zirve yaptığımız, bütün Avrupa batmışken; Yunanistan, İtalya, İspanya, Portekiz bu ülkelerin hepsi neredeyse iflas etmişken Türkiye’nin dimdik ayakta durduğu dönemde ‘Van minüt’ demek kolaydı. Şimdi yapamıyorlar” diye konuştu.
“Gazze, tacizlere, tehditlere boyun eğmeyen Filistinlilerindir”
“Gazze Gazzelilerindir. Gazze Gazzelilerindir. Gazze, bağımsız bir Filistin devleti için direnenlerindir. Gazze, tacizlere, tehditlere boyun eğmeyen Filistinlilerindir. Gazze, üzerlerine yağan bombalara rağmen topraklarını terk etmeyen Filistinli kardeşlerimizindir. Filistinlilerin ne İsrail’e ne de ABD’ye verecek tek bir karış toprağı yoktur. Hâlâ anlamadınız mı? On yıllar geçti, çocuklar büyüdü, nesiller değişti ama Filistin direnişi değişmedi. Filistin davası için verilen mücadele bitmedi, bitmeyecek de. Kaybedeceksiniz, hâlâ anlamadınız mı? Yerleşkelerinizi sürekli çoğalttınız, kutsal mekanlara saldırdınız, taciz ettiniz, Gazze’yi açık hava hapishanesine çevirdiniz yıllarca… Filistinlilere sokak sokak, hane hane zulmettiniz, çocukları gözaltına aldınız, hapislere attınız, rehin tuttuklarınıza işkenceler yaptınız. Sonunda Uluslararası Adalet Divanı’nda soykırımcı olarak damgalandınız. Tarihin, insanlığın önünde bir utanç timsali olarak yer aldınız.Kaybedeceksiniz, hâlâ anlamadınız mı? Değerli arkadaşlar bunlar gözlerini Gazze’deki arazilere diktiler. Ölen insanlara bakıp, basit rakamlar olarak görenler, enkazlara bakıp, kazanacakları paraları düşünüyorlar.”
“Yalan yaklaştıkça açıklanan hedefler yukarı doğru revize edildi”
Sürekli değişen enflasyon tahminleri üzerinden iktidara yüklenen Babacan, “Şimdi, 2025 enflasyonuyla ilgili hükümetin anlattığı masalları sizlerle tarih tarih paylaşacağım: Bakın 2022’nin Eylül ayında dediler ki, ‘2025’de enflasyon yüzde 9,9’a düşecek, orta vadeli programla bunu açıkladılar. Aslında yüzde 9,9 demek, yuvarlarsan yüzde 10 eder. Yani çift haneli enflasyon demek. Ancak anlaşılan bu rakamı Sayın Erdoğan’a tek hane diye yutturmuşlar, o ayrı… Hatırlarsanız, 2023 seçim kampanyası boyunca Sayın Erdoğan meydan meydan gezdi, ‘Enflasyonu tek haneye indireceğiz’ dedi. Orta vadeli programda açıkladılar, 2025 için olan rakam: 9,9. Seçimden hemen 4 ay sonra bir OVP daha açıkladılar. Dediler ki ‘Enflasyon 2025’te yüzde 15 olacak.’ Seçimden önce faiz indi daha da inecek diyecek ve seçimden sonra yüzde 50’yi gösterecek olan hükümet ne yaptı? 2025 için enflasyon rakamına da seçimden önce tek hane deyip, seçimden hemen sonra çift haneye çıkardılar. Baktılar enflasyon düşmüyor, geçen yılın sonuna doğru panik halinde 2025 enflasyonunu sürekli olarak yukarı doğru güncellediler:Eylül’de ‘Yüzde 17,5 dediler, baktılar iş kötü Kasım’da yüzde 21 olacak’ dediler. Şimdi de Şubat’ta ne dediler ‘Yüzde 24 olacak hatta 29’a kadar ulaşabilecek’ dediler. Yani yalan yaklaştıkça açıklanan hedefler yukarı doğru revize edildi. Seçimden önce unutmayalım vadettiler, söz verdiler, meydan meydan dolaştılar, tek hane dediler, 2025’in başında dediler 29’a kadar çıkabilir. Hep diyorum arkadaşlar, seçimi kazandılar ama helalinden kazanamadılar çünkü aldattılar” dedi.
“Ülkeyi hukukta, şeffaflıkta dibe vurdurup ekonomiyi düzeltemezsiniz”
“Geçen hafta Türkiye’nin Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde geldiği yeri sizinle paylaşmıştım. Demiştim ki ‘Bu Hukukun Üstünlüğü Endeksi’ndeki düşüş aynı zamanda Türkiye’nin adaletinin içine düştüğü durumu gösteriyor, diğer ülkelerle mukayese ederek gösteriyor. Ekonominin de fay hattı burada’ demiştim. ‘Hukukun Üstünlüğü Endeksi’ndeki paldır küldür düşüş, ekonominin fay hattı’ demiştim. Dün de bir başka önemli veri daha açıklandı. Uluslararası Şeffaflık Örgütü, tam 180 ülkeyle ilgili bir araştırma yaptı. Ve Türkiye’nin şeffaflıktaki yerini açıkladı. Türkiye yine diplerde. Şu hale bakın. Bir ara Avrupa Birliği sürecini işlettiğimiz, ekonomide rasyonel yönetim uyguladığımız dönemde Türkiye Şeffaflık Endeksi’nde yükselmişti. Fakat arkasından bakıyorsunuz paldır küldür düşüyor. Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde nasıl düştüysek, Şeffaflık Endeksi’nde de dibe vurmuş durumdayız. Bakın, bu endeksin bir başka adı ‘yolsuzluk algı endeksi.’ Dünya Bankası bunu yayınlarken Şeffaflık Endeksi demez, Yolsuzluk Algı Endeksi derler. Bu kurum biraz kibarlık olsun diye ‘şeffaflık endeksi’ diyor. Ama sonu aynı. Niye? Dünyada bir gerçek var: Ne kadar çok şeffaflık, o kadar az yolsuzluk. Ne kadar az şeffaflık, o kadar çok yolsuzluk. Hep söyledim, yine söylüyorum: Ülkeyi hukukta, şeffaflıkta dibe vurdurup ekonomiyi düzeltemezsiniz.”
ALİ BABACAN: “FİLİSTİNLİLERİN NE İSRAİL’E NE DE ABD’YE VERECEK TEK BİR KARIŞ TOPRAĞI YOKTUR”
“Bunları yapın korkmayın; muvaffakiyet sizin olacaktır, kazanan Türkiye olacaktır”
“Çok basit bir kural vardır. Doğru, hesaptan kaçmaz. Suç, karanlıkta işlenir. Buradan tekrar tüm dostlarıma hatırlatmak istiyorum. Devlet yönetiyorsanız, çok basit bazı ilkelere bağlı kalacaksınız. Ben bunu sekiz maddede sayıyorum ama aradan vakit geçti hatırlatmakta fayda var. 1. Ehliyetli, liyakatlı kadrolarla çalışacaksınız. 2. İstişareden asla vazgeçmeyeceksiniz. Birisi çıkıp ben her şeyi bilirim deyip kafasına göre hareket ettiğinde bu ülke her sorunu yaşadı. 3. Her daim adaletle hareket edeceksiniz. 4. Konuşunca doğruyu söyleyeceksiniz. Gerçek enflasyonu vatandaştan gizlemeyeceksiniz. 5. Söz verince tutacaksınız. Faiz indi deyip seçimden sonra yüzde 50’ye çıkarmayacaksınız. 6. Emanete hıyanet etmeyeceksiniz. 7. Şeffaf olacaksınız. 8. Her zaman hesap vermeye hazır olacaksınız. Bunları yapın, korkmayın. Muvaffakiyet sizin olacaktır, kazanan Türkiye olacaktır.”