CHP LİDERİ ÖZEL SARAÇHANE’DEN ÇAĞRI YAPTI

“YAPILAN İŞ BİR DARBEDİR, BİR DARBE GİRİŞİMİDİR”

“20.30’DA SARAÇHANE’DE BULUŞALIM”

“TAYYİP BEYİN İNDİĞİ İSTASYONDA TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİNDE DARBEYE KALKIŞMIŞ, BAŞARMIŞ, BAŞARMAMIŞ HERKES VARDIR”

“DEVLETLE MİLLET YARIŞIRSA MİLLET KAZANIR”

“DİPLOMAYI İPTAL EDERKEN ASLINDA DÜN AKŞAM TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NDE HUKUK DEVLETİNİ, HUKUK GÜVENCESİNİ İPTAL ETTİ”

“NEREDE OLALIM DİYE SORANLARA ‘BUYURUN SARAÇHANE’YE’ DİYERUZ”

“BÜTÜN TÜRKİYE’Yİ DAYANIŞMA SANDIKLARINDA OLMAYA DAVET EDİYORUM”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, operasyonla hukuksuz bir biçimde hastaneden gözaltına alınan TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na İstanbulluların yatırıldığını İBB’den açıklama yaptı. Saraçhanedeki İBB ana yerleşkesinden mesajlarını paylaşan Özel, İstanbulluları iftarın ardından 20.30’da Saraçhane’ye davet etti. Özel dönemde şunları söyledi:

“Günün ilk saatleriyle birlikte 16 milyon İstanbulluya hizmet etmek için İstanbullular tarafından üç kez üst üste her birinde artan oylarla ve en sonuncusunda 1 milyon farkla görevlendirilmiş Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu ve 106 arkadaşımız, siyaset arkadaşımız; belediyemizin, belediyelerimizin çalışanları, bürokratları, bilim insanları, iş insanları; çağrıldıklarında yapabilecekleri bir yerdeyken o kadar zaman zaman kapıların açılması beklenmeden duvarın üstünden atlayarak ve karşılarındaki her şeyi yıkmak Ayıplı bir muameleyle İstanbul’un iradesine saldıranlar. Yapılan bir darbedir, bir darbe girişimidir.”

“Bunu yapmanın sebebi 31 Mart seçimlerinin Recep Tayyip Erdoğan tarafından hazmedilmemiş olmasıdır. Milletin tarihi mesajı olmuştur, yenilmeyi kabullenememiştir. Güya yenilmezdi. Bütün meşru meşrutiyetini sandıktan alıyordu. Her zamanki gibi ibra ediyor, temizliyor; bundan sonra yapacaklarına alan olabiliyor. 31 Mart’ta tuttuğun gün beri ilk kez, ikinci parti oldu. Ve Türkiye’yi alma İstanbul’u, İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanan İstanbul’u üçüncü Ekrem İmamoğlu onu 4 kez yenilmedi. 47 yıl sonra kimse yenilmedi ve İstanbul’u kazanmıştı. . İstanbul’u kazanan Ekrem İmamoğlu da Türkiye’yi kazandı.”

“İşte bu ruh hali, işte bu psikoloji, işte bu hazımsızlık her şey geldi her makamı, olduğu milletin kararına hürmetsizliği, saygısızlığı tanımayı; öyle ya demokrasi treni, sona erdiği yere kadar bin, gelen istasyonda inecekti. Demokrasi treninden indi, darbecilerin safına o istasyonda katıldı. Tayyip Bey’in indiği istasyonda 15 Temmuz darbecileri vardır. Tayyip Bey’in indiği istasyonda Kenan Evren vardır. kalkışmış, başarmış, başaramamış herkes vardır. Artık onların ruh ikizidir.

“Bu millet, bu halk devletini sever, saygı duyar, çağırır askere gider, ister vergi verir, evladını verir ama devlet milletin karşısına dikilirse devletle milletse yarış millet kazanır. Daha önce Kenan Evren bu millete geç bu kişinin seçildiğinde parmağıyla işaretlendiğinde kendi başına varken onun de değil bir sivil aday seçen bu milletin feraseti; Mart’ta valiler il başkanı, kaymakamlar ilçe başkanı, Anadolu Ajansı Cumhur İttifakı Ajansı, TRT AK Parti’nin televizyonu olmuşken devlet dikilmişken millet kazandıysa, milletin adayı Ekrem İmamoğlu kazandıysa, bu sefer milletin karşısına devleti diken Erdoğan’a karşı bu millet yine kazanacaktır.”

“Diplomayı iptal ederken aslında dün akşam Türkiye Cumhuriyeti’nde hukuk belgesii, hukuk güvencesini iptal etti. Bu mantıksalla kimsenin tapusunun, kimsenin elindeki hisse senedinin, devlet borcunun malinin, banka bütçesinin hiçbirinin bir sigortası yoktur. Aynı mantıktır. 35 yıl sonra diplomayı iptal edenin gerekçesi ne? Nedir o borcu? Dün bir yaşlı 28 kişi diploması iptal edildi. Ekrem İmamoğlu benim zamanım. Onu ayırıyorum. Diğer 27’sininını ne? 35 yıl önce Türkiye’nin 2025’te bilemedin 2026 yılında ülkeyi yönetecek Cumhurbaşkanı’yla aynı sınıfta okumuş olmak. Suçları Ekrem İmamoğlu’nun, Tayyip Bey’in bileğini bükemediği bir siyasetçinin 35 yıl önce sınıfta arkadaşı olmak böyle suç mu olur?

“Milletin emanetini, milletin güvencesine sonuna kadar çıkan bir belediye başkanına, bir belediye meclisine ve İstanbul’un iradesine katkı sağlamak, toplamda birlikte olmak, mücadele etmek için ben Saraçhane’deyim. Biz Saraçhane’deyiz, nerede kaldığı diye soranlara ‘Buyurun Saraçhane’ye’ duruyor.”

“Pazar günü 81 ilde 973 ilçede, ilçelerin mahallelerinde kurulacak ilçeler tek değildir. Oraya bir sandık koyacağız, bir milyon 750 bin üyemizle adayımızı belirleyeceğiz. Ancak yanında bir Sandık daha olacak. O sandığın adı dayanıklı sandığıdır. O sandığa oy yaşadığı tüm siyasi partiler her görüşten ama demokratik yana olan herkes iyidir. Bir sandıkta bir parti olacağı kadarki en fazla göndereceğini günü belirleyecek ve geçeceğini göreceksiniz. inanan, sandığın kendine, evladının, geleceğinin, geleceğin kurtuluşuna inanan, bu ülkenin Afganistan’ı, Suriye’ye yönelik çözümün da dayanıklılığı, didinip sağladığı evin tapusunun da bankadaki parasının da kurtuluşu; böyle yamyamların bir gece ona rakip olanın diplomasına biriktirdikleri gibi maliye, canına kast edilmen diye demokrasiye destek olmak Artık 23 Mart Pazar günü Cumhuriyet Halk Partisi’nin aday belirlemesini kapsayan ama bir demokrasi direnişinin günüdür. Bütün Türkiye’yi dayanışma sandıklarında davet etmeye davet ediyorum.”

SARAÇHANE / İSTANBUL

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ailesinin gerçekleştirdiği ziyaretin ardından İBB’nin Saraçhane’deki ana binasına geldi. Burada parti kurmaylarıyla toplantılar yapan Özel, süreçle ilgili bilgileri alarak bunları takip etti. Parti olabilir, hukuk kurmayları, milletvekilleri, ilçe belediye başkanları ile görüşmeler gerçekleştirirken Özel, Saraçhane’den basın yoluyla şu mesajlar paylaşıldı:

“YAPILAN İŞ BİR DARBEDİR”

“Maalesef bugün hoş bir gün, iyi bir gün, barış içinde, sağlık içinde bir gün uyanmayı çok isterdik. Ama bu ülkenin adamı onu çalmak isteyenler bu ülkede özgür olmak isteyenler ücretsiz deneme uzun süre başlatmışlar, sürdürdükleri tacizlerini bugün en hadsiz evresine uzattıler. Günün ilk saatleriyle birlikte 16 milyon İstanbulluya hizmet etmek için İstanbullular tarafından üç kez üst üste her yerde artan oylarla ve en sonuncusunda 1 milyon farkla görevlendirilmiş Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu ve 106 arkadaşımız, belediyemizin çalışanları, bürokratları, bilim adamları, iş insanları; çağrıldıklarında bir yere suçlularmış gibi o kötü fotoğraflar kullanılarak çalınan kapıların açılması beklenmeden duvarlarda atlayarak ve karşılarında her şeyi yıkarak ayıplı bir tedaviyle İstanbul’un yapılan bir darbedir, bir darbedir.

“DÜNYANIN EN MOBİLİZE HAKİMİYDİ”

“Bugünün İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı geçmişinin dünyada her yerde tekrar başlamam, 20’ye yakın ve tam siyasi davalarda, mahkemede gezdirilip istenen, dikte ettirilen kararların alınmasının sağlandığı bir adalet giyotini, seyyar giyotin olarak gezmişti. Dünyanın en mobilize hakimiydi. En çok gezdirilen hakimiydi. Sonra desteklediği siyasi bir makama gitti. Erdoğan’ın diliyle o sırada bakanlar siyasi; baş yardımcıları, müsteşarlar, teknikti. Bu yeni sistem bakanları teknik; yardımcıları siyasi diyordu ve o siyasi kişilik hakimler ve savcılar siyasete girdiklerinde milletvekili aday olduklarında bile artık siyasi olup olmadığına göre ve bölgeye göre yönetilen kişinin bir partisinin genel başkanının siyasi bir makama görev yapmış olan kişiyi İstanbul’da var diye burada geçmişinin seyyar giyotini burada Cumhuriyet Başsavcısı olmuştu.

“MİLLETİN VERDİĞİ MESAJI ALMAMIŞTIR, YENİLMEYİ KABULLENEMEMİŞTİR”

“9 Ekimde tüm dünyadan beri adaleti katletmeye başlangıçta partimiz olmak üzere rekabete saldırmaya, bunlara haber verenleri da sembolik, tweet atanı sembolik, beğeni yapanı Gösterici, ifadeye, hapiste atmaya korsanlık yapmaya ve bıktırmaya çalışıyor. 31 Mart’ta partinin ilk kez kaybettiği, İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanan Ekrem İmamoğlu’nu 4 kez üst üste yendi, o gece artık yenilmedi. Karşısında dörttüremediği biri vardı ve İstanbul’u kazanmıştı. O nedenle gece kendi sesiyle uyanıyor; ‘İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır. İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybettiler. İstanbul’u kaybeden Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’yi kaybedecekti. İstanbul’u kazanan Ekrem İmamoğlu da Türkiye’yi kazandı.”

ARTIK DARBECİLERİN RUH İKİZİDİR

“İşte bu ruh hali, işte bu psikoloji, işte bu hazımsızlık her şey geldi her makamı, olduğu milletin kararına hürmetsizliği, saygısızlığı tanımamayı; öyle ya demokrasi treni, tedavi edildiği yere kadar bin, gelen istasyonda inecekti. Demokrasi treninden indi, darbecilerin safına o istasyonda katıldı. Tayyip Bey’in indiği istasyonda 15 Temmuz darbecileri vardır. Tayyip Bey’in indiği istasyonda Kenan Evren vardır. kalkışmış, başarmış, başaramamış herkes vardır. Artık onların ruh ikizidir.

BU HALK DEVLETİNİ SEVER, ÇAĞIRIR ASKERE GİDER, EVLADİNİ ŞEHİT VERİR AMA…

“Bu nedenle tercihi bir milletin karşısına devleti daha dikmek olmuştur. Bu millet, bu halk devleti sever, saygı duyar, çağırır askere gider, ister vergi verir, evladı verir verir şehit ama devlet milletin karşısına dikilirse devletle millet yarışırsa millet kazanır. Daha önce Kenan Evren bu millete geç bu kişiyi seç de verildiğinde işaretlediğinizde sandığın yerde kendi varken onu dediğini değil bir sivil seçen bu milletin feraseti; Karşı sandığı ve sandıklarını koruyan bu millet; elindeki tapusunun diplomasının da banka hesabı bütçesinin da cumhuriyet ve onun var olan güvencesinde olduğunu bilir.”

“ARTIK KİMSENİN TAPUSUNUN, KİMSENİN ELİNDEKİ HİSSE SENEDİNİN HİÇBİRİNİN BİR GARANTİSİ YOKTUR”

“Siz anayasayı erteleme, 35 yıl önce ve gazeteyle çağırdığınız, 3 yıl boyunca insanlardan önce ve sizden sonra da olan uzaktaki biriyle birlikte bir evraklarını inceleyip, 2 ders hariç diğer dersleri baştan aldırtıp, ona diploma düzenleyip verdiyseniz -o üniversite doktorları da mezun oluyor- 31 yıl ameliyata girebiliyorsanız deyip, milletin canının beklediği o diplomayı veren üniversiteden gelen bir talimatla, hatta iki kez gelen o cihazın iki kez kaçışıyla ‘hadi iptal edin, hadi edin’. Diplomayı iptal ederken, artık kimsenin elindeki hesabının, banka bütçesinin bir borcu yok. 35 yıl sonra diplomanın iptal edilmesi ne? Dün bir yaşlının diploması iptal edildi. Diğer 27’sinin günü ne? dokuz 2025 bilemedin 2026 yılında ülkeyi yönetecek Cumhurbaşkanı’yla aynı sınıfta okumuş olmak. Suçları Ekrem İmamoğlu’nun, Tayyip Bey’in bileğini bükemediği bir siyasetçinin 35 yıl önce sınıfta arkadaşı olmak. Böyle bir suç devletlerde olur mu?”

“BEN SARAÇHANE’DEYİM.BİZ SARAÇHANE’DEYİZ”

“Herkes sinmişken, herkes susmuşken İstiklal Marşı’ndaki ‘korkmayla’ yardımdan korkmayıp İstanbul Üniversitesi’nden buraya kadar gelen, ne barikat, ne bir başka şey dinleyenlere teşekkür ediyor. Bize bütünüyle çok genç partilerin vereceğine teşekkür ediyor. Ne yapacaksınız? Biz de buradayız.

“DÖRT GÜN GERİYE GELİP BU PİSLİĞİ BUGÜN BAŞLATTILAR”

Çarşamba günü işletme fakültesi diploması iptal edildiği anlaşılınca birileri karalar bağlarıken birileri, bir gün öncesine yetkiliz bir yönetim kurulunu çağırıp diplomayı iptal ettirdiler. 500 bin olan üye 1 milyon 750 bine çıkınca, bu engel tanımaz gençler baba ocağına koşturunca, hangi siyasi görüşten olursa olsun herkes bu mücadeleyi bir demokrasi teminatı olarak görünce ve Ekrem Başkan da çıkıp bütün Türkiye’yi ayağa kaldırınca hesabı şöyle yaptılar; ‘Ne gün bunların ön seçimi? Pazar’. ‘Kaç gün gözaltı süresi? Dört gün’. Dört gün geriye gelip bu pisliği bugün başlattılar. Güya bizi durduracaklar. Bugün İzmir’i durdurabildiniz mi? Ankara’yı Adana’yı Trabzon’u durduramadınız mi? Siz ne bizi ne. Başkanın mücadelesini durduramayacaksınız.”

“SAĞLIĞI YERİNDEDİR. MORALI YERİNDEDİR. KARRLILIĞI YERİNDEDİR”

“Biraz önce avukatlarının arkadaşlarının yanındaydı. Bize elleriyle yazdığı metin hayatım boyunca onur nişanımdır, saklayacağım. Ve avukatlar söylüyorlar şunu. Nezarethanenin morali en yüksek, başı en dik, en inanan, en güvenen, en yüksek morallisi kendini orada tutanlar ve onlarla birlikte olanlar için de yine gelecek umutlarını muhafaza Ekrem İmamoğlu’dur. sağlığı buradadır. Morali yerdedir. ve ümidi yerindedir.”

“ARTIK 23 MART PAZAR GÜNÜ CUMHURİYET HALK PARTİSİ’NİN ADAY BELİRLEMESİNİ KAPSAYAN AMA AŞAN BİR DEMOKRASİ DİRENİŞİNİN GÜNÜDÜR”

“Kendi 10 gün önce söylediğimizle her yerden bu kirli duyumlar gelirken Sayın Genel Başkanım ben o gün nerede olayım o sandıklar kurulacak değil mi dediğinde dedim ki; eğer toprak altında değilsem o sandığın başında olacaksın. Demokrasiye sahip çıkmayı beklersiniz. Ve artık pazar günü 81 ilde 973 ilçede, ilçelerin mahallelerinde kurulacak sandıklar tek değil. Oraya bir sandık koyacağız, bir milyon 750 bin adayımızı belirleyeceğiz. Ancak bir yılda daha iyi olacak. O sandığın adı sandığıdır. Diğer sandıkta ise cumhuriyete inanan, demokrasiye inanan, sandığa inanan; o sandığın kendisinin, evladının, torununun geleceğinin, geleceğinin garantisine inanan, bu ülkenin Afganistan’daki savaşı, Suriye’nin sunduğu çözümün kalıcılığının da uzun vadeli olması, didinip kapsamlı evin tapusunun teminatının da bankadaki parasının kesinliğinin da demokrasisi; Böyle yamyamların bir gecede kendine rakip olanın diplomasına katlandığı gibi malına, mülküne, canına kast edilmesin diye demokrasiye ihtiyacın tamamını yerine getirmesini 23 Mart’ın dayanışmacı olduğuna bekliyoruz. Artık 23 Mart Pazar günü Cumhuriyet Halk Partisi’nin aday belirlemesini kapsayan ama bir demokrasi direnişinin günüdür. Bütün Türkiye’yi dayanışma sandıklarında davet etmeye davet ediyorum.”

“BİZİ BU YOLA BU ÜLKENİN KURTARICISI GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK ÇIKARDI”

“Burada olmaya, mücadele etmeye, direnmeye devam ediyor. Yol, yol önemlidir. Yolcunun başına geldiği değil o yolun varlığı önemlidir. Biz hepimiz o yolda yolcusuyuz. Bizi bu yolda bu ülkenin kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk çıkardı. Ve bu yolda dönenler olur. Bu yolda ölenler olur. Ama bu yolda yolcuları tıkanana son Cumhuriyet Halk Partili vurulana kadar bu yolda yolcusuyuz, önderimizin çıktığı devam ediyoruz.”

“HEPİMİZİN SAĞLIĞI DEVLETE EMANETTİR. O EMANETE BİLE SAHİP ÇIKAMAYACAK BİR ACZİYETLE KARŞIYAYIZ”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Sorular ve Özel’in yanıtları şöyle oldu:

Ekrem Başkan’la görüşen avukat, belki bu detayı öğrenildi ama bana aktarılan bilgiler ve notlar kısımda bu yoktu. Ancak sağlık kontrolünden çalıştırılmaden ve doktora yapmak yerine bir davetli makinenin bakımının tamamlandığı, hastanede ki tam kapasitesi olan bir sağlık ünitesinde, hastanede hastanede kaldığından emin olmak gerekiyordu. Emaneti sağlıkları bile güvencede değildir. Hepimizin sağlığı, ailemize emanet ettiğimiz özgürlüğümüzün kısıtlandığı ve devlete emanettir. O emanete bile sahip çıkamayacak bir acziyetle, bir kötü niyetle karşı karşıyayız.”

“EKREM İMAMOĞLU İSTANBUL’A VE TÜRKİYE’YE HİZMET ETMEYE DEVAM EDECEK”

– Dün akşam bir helalleşme olduğunu söylemiştiniz. Aktarabileceğiniz kısımlarını aktarabiliyor musunuz?

“Biz haftalarda bu organize kötülüğün, bu bir kişinin kendi rakibinden kurtulması için hukuki kendi siyasi hesabının organize ettiği kötülüğün, bunların hepsi mümkünni değerlendiriyorduk. Bununla ilgili partinin sınıflandırılmış heyetleriyle ve daha dar kapsamlı Ekrem Başkan ve bizim kapsamlı olarak çok sayıda değerlendirmede bulunduk. Her birisinin yeteneğinin kapsamlı olduğu idi. Dün akşamüstü ve bugün her yaştan başlayarak hepsine yetecekler. Ama bunların göründüğü. İktidarın değişeceği de buradan belli, kabullerine var. Biz Ekrem Başkanımızla her ayrılmamız, birimizin diğerinin içinde Şehirden ayrılırken, son günlerde onun telefon konuşmalarında helalleşip, ailelerimizi ve partimizi, yürüyüşümüzü sürdürüyoruz. Dün akşam da böyle bir vedayı yaşadık. En kısa sürede kavuşacağız ve Ekrem İmamoğlu İstanbul’a ve Türkiye’ye hizmet etmeye devam edeceğiz.”

“EV SAHİBİMİZ EKREM İMAMOĞLU’NU BURAYI EMANET EDEN İSTANBULLARDIR”

– orada bırakmayacağınızı söylemiştiniz. İBB’den çıkmayacağınızı söylediniz. Bir kayyum atanması ihtimali ve endişeniz mi var? Burada siz nasıl bir taktik belirlersiniz? Ne kadar süre, kimlerle birlikte izin vereceksiniz?

“Şunu ifade edeyim; Ekrem Başkan, Vatan Emniyet’te olduğu sürece ben burada olacağım. Ekrem Başkan, Çağlayan Adliyesi’ne geçerken elbette yanında olacak. Onun dışında hani spekülasyonlara yol açabilecek değerlendirmeler yapmak doğru değil ama şu anda hem Ekrem Başkanı’a en yakın yerde ama hem de İstanbulluların Ekrem Başkanı’a sağladığı bu yerde olmak doğru. Biz burada bu mekanın yerindeyiz. Ev sahibimiz Ekrem İmamoğlu’nu buradan ayrılan İstanbullulardır.”

“CUMHURİYET HALK PARTİSİ’NİN ÜLKE YÖNETİMİNİ DEVRALMAK ÜZERE BİR GERİ SAYIM İÇİNDEYİZ”

– İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanırsa sizlerin tavrı CHP’nin tavrı ne olacak? Vatandaşlık bilgilerini davet edecek misiniz? Esenyurt’ta da aynısı olmuştu çünkü demokrasi nöbeti başlatmıştınız. Aynı şekilde burada da biz buradayız derken İstanbulluları, partililerinizi buraya mı davetlisiniz?

“İlk değerlendirmeyi yaptık, neşe açık söyledim. Nerede olayım diye soranlara ben buradayım, burada olun diyor. Bunu daha açık söyleyemem. Onun dışında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin başkanına yapılan gözaltının bir kara lekeyi çalmaya, cesaretleri, tenezzülleri var mı? Bunu sorun. Biz bu mücadeleyi milletin emanetine sahip çıkmamız devam edecek.Bu artık bir geri sayımdır. Bu kadar net. Kararlılık Ekrem Başkanımın kararlılığıdır. Bu kararlılık bu ülkenin kuran partisinin kararlılığıdır.”

CHP lideri basın açıklamasının ardından Saraçhane’ye destek için gelenlere hitap etti. Belediye yerleşkesinin balkonundan kısa bir konuşma yapan Özel, İstanbulluları iftarın ardından 20.30’da Saraçhane’ye davet etti