Site icon İntroHaber

Aile hekimi mi? Dert küpü mü?

Aile hekimi mi? Dert Küpü mü?

Aile Hekimlerinin dertleri bitmiyor.

Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, “Aile Hekimi mi? Aile Müteahhiti mi?”

Birlik Sağlık Sendikası Aile hekimliği hekimlerin, hemşirelerin güvenlikten maaş ve döner sermayedeki adaletsiz paylaşıma kadar birçok problemlerine, dertlerine dikkat çekmek için basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda; Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, İzmir Şube Başkanı Berna Boran, Saniye Tanrıverdi O, Aile Hekimi  ile birlikte görev yapan hemşireler ve sendika üyeleri hazır bulundu.

Ahmet Doğruyol, yaptığı konuşmasında, “2005 yılında ilk olarak Düzce ilimizde pilot uygulama ile başlayan aile hekimliği sistemine, 2010 yılında tüm Türkiye’de kademeli olarak geçilmiştir.
Öncelikle vurgulamak gerekir ki, aile hekimlerimiz kamu hizmeti veren devlet görevlileridir.
Kamu hizmeti verdiği halde, içinde hizmet verdiği kamu binalarına kira veren tek kiracı konumundaki devlet memurları da Aile Hekimleridir.
Ayrıca verilen talimat gereği, aile hekimlerimizin binayla ilgili, baca temizliği, boya badana yapımı, kanalizasyon temizliği, hidrofor bakım ve onarımı gibi, hekimlikle alakası olmayan bir sürü iş yükü de yine aile hekimlerimizin görev tanımlarına eklenmiştir.
Aile hekimliğinin en büyük sıkıntılarından bir tanesi, hekimlerimize yüklenen hekimlik dışı yükler ve kötü çalışma koşullarıdır.
Birinci basamak koruyucu sağlık hizmetleri sunumunu yapması gereken hekimlerimize her geçen gün eklenen yeni görevler daha doğrusu iş yükü, aile hekimliği sisteminin geleceğini dolayısıyla vatandaşlarımızın da sağlığını geri plana atmaktadır.
Aile hekimliğinde çalışan hekim ve hemşirelerimiz yasal hakkı olan yıllık izinlerini aldıklarında ücretleri kesilmektedir.
Ancak, yerine bir başka hekim ve hemşire bakmak zorundadır ki, ücretleri kesilmesin.
Yani hekim ve hemşire, arkadaşının yerine baktığında iki kişilik iş yapmak zorunda bırakılmaktadır.
Arkadaşı izinliyken yerine bakan hekime arkadaşının aldığı ücretin %50’si, Hemşireye ise %25’i ödenmektedir ki, ödenen ücret nüfusa göre de değişmektedir. Ancak bu güne dek hekim ve hemşireye ödenen ücret, hiçbir zaman %50 si olmamıştır. İçinde bulunduğumuz şu dönemde bir hemşireye bir aylık ödenen 7-8 bin TL seviyelerindedir.
Yani Sağlık Bakanlığı, eksik olan bir hemşirenin yerine 8 bin TL’ye hemşire çalıştırmaktadır.
Aile Hekimliği Sistemi Sağlık Bakanlığının yanlış politikaları, İllere göre değişen uygulama farklılıkları ve her geçen gün tek taraflı arttırılan iş yükü nedeniyle, Aile Hekimlerini ve Aile Sağlığı Çalışanlarını tükenme noktasına getirmiştir.
Aile hekimliğinde çalışan bir hemşirenin maaşı emsallerine göre oldukça düşük kalmıştır.
Aile hekimliğinde ücretlerin düşük olmasından dolayı özellikle hemşireler kadrolarının olduğu kurumlara geri dönmekteler ve pek çok hekim hemşiresiz çalışmak zorunda kalmakta ve hemşiresi olmayan hekimin iş yükünü bir başka hemşire çekmek zorunda kalmaktadır.
2021 tarihinde çıkarılan Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği ile sistemde çalışan hekim ve hemşirelere tam bir ceza yönetmeliği getirilmişti.
Hekimin görevi olmayan birçok iş hekime yüklenmiş, artan iş yükü altında hekimler ve sağlık çalışanları ezilmiş, cari giderler için verilen ödenek enflasyon düzenlemesi yapılmadığı için yetersiz kalmıştı.
Cumhurbaşkanımız bir 14 mart tıp bayramında “Aile hekimlerinin temel ücretlerinde artış yapılacak.” müjdesini vermişti. Olmadı.
2022 yılında Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü “Aile Sağlığı Merkezlerinin Asgari Fiziki Şartları ve Teknik Donanımı ile Bakımı ve Onarımı” konulu bir yazı yazarak aile hekimlerinin iş yükünü bir kat daha arttırmıştı.
Aile Hekimliği uygulaması temel hedefinin, her bir bireyin koruyucu sağlık hizmetlerinden en iyi şekilde yararlanmasını sağlamak, aile hekimliği uygulamasının Avrupa örneklerinde olduğu gibi kaliteli ve sağlıklı bir düzeye getirilmesini sağlamak olması gerekirken, ülkemizde, hekime yüklenen hekimlik dışı yükler ve kötü çalışma koşulları ile ne yazık ki hekimlik mesleğinin geleceğini ve dolayısıyla halkımızın sağlığı geri plana atmaktadır.
Aile hekimliği ile ilgili çıkan her yeni yönetmelik, genelge, yönerge, görüş yazıları ve mevzuatlar sistemin problemlerini çözmek yerine mevcut problemlere bir yenisi daha eklemektedir.”

 

Exit mobile version