İzmir Ticaret Borsası (İTB)’nın 2023 yılının ilk Meclis toplantısı Ocak ayında gerçekleştirildi. İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli ve Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer’in yönetiminde misafir olarak SGK İl Müdürü Yavuz Kurt ve Borsa uzmanı Dr. Tolga Uysal’ın sunumları ve yeni yapılacak 15 katlı İTB binasının Mimarı Arda Işık’ın tanıtımı ile İzQ’da yapıldı.
İZMİR TİCARET BORSASI MECLİS TOPLANTI GÜNDEMİ
1-Başkanlığın sunuşları,
2-Önceki tutanağın onaylanması,
3-Aralık ayı mizanı ve aylık hesap raporu,
4-Yönetim Kurulu’nun aylık faaliyet raporu, güncel ve ekonomik konular,
5-Üye kayıtlarının güncelleştirilmesi,
6-Onur üyeliği unvanı verilecek üyeler,
7-Çınarlı Borsa Binası Proje Bedeli hk.
8-S.S. Ege Kolektifi Sosyal Kalkınma Tur. Geliştirme Koop. Temsilci Ataması Hk.
9-Önergeler,
10-Dilekler ile sona erdi.
İzmir Ticaret Borsası (İTB)’nın 2023 yılının ilk Meclis toplantısı Ocak ayında gerçekleştirildi. İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli ve Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer’in yönetiminde misafir olarak SGK İl Müdürü Yavuz Kurt ve Borsa uzmanı Dr. Tolga Uysal’ın sunumları ve yeni yapılacak 15 katlı İTB kendi Binasının Mimarı Arda Işık’ın tanıtımı ile İzQ’da yapıldı.
İzmir Ticaret Borsası( İTB) Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer, “5 sayılı Olağan Meclis toplantımıza hoş geldiniz. Bu ay içerisinde kaybettiğimiz, Et Perakende Ticareti Meslek Komitesi Başkanımız Fuat Yelmen’in oğlu merhum Ferhat Yelmen beye ve Borsamız çalışanlarından Basın ve Yayın Uzmanı sevgili Orkan İştar’ın babası Nihat İştar beyefendiye Allahtan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Ayrıca, Tekstil Elyafı Toptan Ticareti Meslek Komitesinden Sayın Ali Şimşek Bey’e de Meclisimize hoş geldiniz diyorum.” Dedi.
Tuncer,”Zorlu bir yılı daha geride bıraktık. Pandemi sonrası toparlanma yılı olarak geçen 2022 yılında tüm dünya ekonomik zorluklarla mücadele etti. 2022 yılında enflasyon hız kesmeden büyümeye devam etti. İşletmeler adeta hayatta kalma savaşı verdi diyebilirim. Artan üretim maliyetlerinin hızlı bir şekilde perakende fiyatlara yansıması nedeniyle tüketicilerde zor günler geçirdi. Her şeye rağmen ülke olarak güçlü bir duruş sergilediğimizi ve emeklerimizin karşılığını bir nebze de olsa aldığımızı düşünüyorum. Türkiye İstatistik Kurumu’nun ekonomik güven endeksi göstergeleri bu düşüncemi destekler nitelikte. Endeks, tüketici ve üreticilerin genel ekonomik duruma ilişkin değerlendirmelerini, beklenti ve eğilimlerini özetleyen bir bileşik endekstir. Yapılan araştırmaya göre ekonomik güven endeksi 2022 Aralık ayında 98,1 iken, 2023 Ocak ayında %1,3 oranında artarak 99,3 değerine yükseldi. Endeksin 100’ün üstünde olması genel ekonomik duruma ilişkin iyimserliği gösteriyor. Hesaplamada kullanılan alt endekslere baktığımızda ise tüketiciler ve inşaat sektörü genel ekonomik durumdan pek memnun değilken, imalat sanayi, hizmetler ve perakende ticaret sektörlerinin genel ekonomik durum karşısında iyimser olduğunu görüyoruz. 2023 yılında tüm sektörlerin güçlü Türkiye ekonomisinden memnun olacağı bir yıl olmasını diliyorum.” Şeklinde açıklamalarda bulundu.
İTB MECLİS BAŞKANININ TEMENİLERİ
Değerli üyeler, iklim değişikliğiyle mücadele konusunda başta Avrupa Birliği olmak üzere birçok ülke hedeflerini ortaya koymaya ve bu hedeflere ulaşmak için yol haritalarını çıkarmaya başladı. Biliyorsunuz Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarında %55 azalma ve 2050 yılına kadar iklim nötr kıta olma hedefi ortaya kondu. Ve bu hedeflere ulaşmak için yol haritaları çiziliyor. 13 Aralık 2022’de Avrupa Konseyi, müzakereciler ve Avrupa Parlamentosu, AB’de Sınırda Karbon Vergisi Uygulanması konusunda bir anlaşmaya vardı. Anlaşmaya göre 1 Ekim 2023 tarihinden üretimi karbon yoğun olan ve yüksek karbon kaçağı riski içeren çimento, demir-çelik, alüminyum, gübre, hidrojen ve elektrik ürünlerinde uygulama başlayacak. 2030 yılına kadar ise Avrupa Birliği Emisyon Ticaret Programındaki tüm malların vergi kapsamına alınması planlanıyor. Bu mallar içinde madeni yağ ürünleri, kireç, cam, seramik, kâğıt hamuru, kâğıt, karton, asitler ve toplu organik kimyasallar gibi ürünler bulunuyor. Sevgili arkadaşlar; Kaçınılmaz sonu görüyoruz. Ekonomik sonuçları ağır olacak olsa da bu değişime hazır olmamız gerekiyor. Ticaret planlarımızı şimdiden yapmaya başlamalıyız. Diğer taraftan dünyamıza ve geleceğimize sahip çıkmamız gerekiyor. Henüz başka bir gezegende yaşama imkânımız olmadığına göre iklim değişikliği ve yaratacağı çevre felaketlerine karşı bilgili olmalı ve bilinçli hareket etmeliyiz.
Değerli Üyeler, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığımız 2023 yılı Yatırım Programını açıkladı. Programda yer alan kamu projelerine 454 milyar TL ödenek ayrıldı. Tarım sektörüne ayrılan pay 44 milyar TL olup geçen seneye göre yüzde 134 oranında artış yapıldı. Tarım yatırımları içinde en fazla pay 24 milyar lirayla sulama projelerine ayrılmış durumda. Bu alanda 212 proje gerçekleştirilecek. Bitkisel üretim alanında gerçekleştirilecek yatırımların tutarı ise 53 proje için 5 milyar lira oldu. Bu alandaki yatımlar Bakanlık ve DSİ tarafından yapılacak. Bitkisel üretim alanını 15 proje ve 974 milyon liralık yatırım tutarıyla hayvancılık sektörü izlerken bu alandaki yatırımlarda yine Bakanlık ve Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü – TİGEM tarafından gerçekleştirilecek. Günümüzde yağışların yetersiz oluşu ve beklenen kuraklık riskine karşı, tarımsal yatırımların 2023 yılı bütçesinin aslan payının sulamaya ayrılması yerinde bir karar olduğu açıktır. Değerli üyeler, Konuşmama burada son verirken yılın ilk meclis toplantısının keyifli geçmesini ve 2023 yılının ülkemiz için hayırlı bir yıl olmasını diliyorum.” Şeklinde duygularını ifade etti.
İTB YÖNETİM KURULU BAŞKANI KESTELLİ I
İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli ise “Bugün aramızda çok değerli bir misafirimiz var. Manisa ve Ankara Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü görevlerinin ardından yaklaşık bir yıldır İzmir’de bulunan SGK İl Müdürümüz Sayın Yavuz Kurt’a hoş geldiniz diyorum. Sayın Kurt’un, 1 milyon 400 bin sigortalısı, 160 binden fazla işyeri, 1 milyona yakın emeklisi bulunan İzmir özelinden tüm yurda bakarak EYT kararının ekonomiye getireceği faydalar ve riskler ile yeni asgari ücret hakkındaki görüşlerini çok merak ediyorum.” Diye konuşmasına başladı.
“2023’ün ilk Meclis toplantısı için bir aradayız. Zor bir yılı geride bıraktık. Ve kolay geçmeyeceğini gayet iyi bildiğimiz bir yıldayız.Baz etkisiyle inişe geçmiş olsa da yüksek enflasyonun züccaciye dükkânındaki fil gibi; ne zarar vereceğini kestirmek güç.” Konşmasına diye başlayan İTB Başkanı Kestelli, “Nobel Ödüllü Amerikalı ekonomist Milton Friedman’ın güzel sözü yaşadığımız durumu gayet iyi özetliyor…
“ENFLASYON YASASIZ VERGİLENDİRMEDİR.”
“Evet, enflasyon nedeniyle her birey nefes alırken bile vergi ödüyor aslında. Yüksek enflasyon kadar tehlikeli olan bir diğer konu da yüksek faiz… Yüksek faiz ve finansmana erişim alanındaki sıkıntılar, yatırım yapmanın önünde tüm caydırıcılığıyla dikilen dev bir engel adeta. Faiz piyasasında esasen bankalar dâhil, hiç kimsenin memnun olmadığı bir VUCA zamanı yani değişkenlik, belirsizlik, karmaşıklık ve muğlaklık dönemi yaşıyoruz. Oranlardan bağımsız olarak söylüyorum ki daha öngörülebilir ve daha da önemlisi sürdürülebilir bir faiz ve kur seviyesi, ekonominin temel ihtiyaçları arasında başı çekiyor. “
KIT KAYNAKLARIMIZI DAHA VERİMLİ KULLANALIM
“Kıt kaynaklarımızın verimli kullanımı talebi adına basit bir örnek paylaşmak istiyorum. 2023 bütçesinden faiz ödemeleri için ayrılan pay 487 milyar Türk Lirası. Bütçemizin yüzde 10’dan fazlası faize gidiyor. OECD ülkeleri ortalaması ise yüzde 4’ün altında. Yani borç servisinde OECD seviyesini yakalasak yılda 300 milyar liradan fazla bir parayı ülkenin kalkınması, halkın refahı için harcamamız mümkün olacak. 2023 yılı çiftçi desteğinin 54 milyar lira olduğunu düşünürsek, rakamların hacmi daha anlaşılabilir hale geliyor. Tüm bunların üstüne bir de seçim yılındayız. Farklı bir gelişme olmazsa 14 Mayıs’ta sandığa gideceğiz. Seçim dönemleri, para musluklarının açıldığı; ekonomik gerçeklerin ötelenebildiği zamanlardır. Seçimlerin zaten kırılgan olan piyasalara en az zararı vermesini diliyor ve bu konuda hem iktidara hem de muhalefete önemli sorumluluklar düştüğünü hatırlatmak istiyorum.”
BAKAN NUREDDİN NEBATİ’NİN İZMİR ZİYARETİ
“Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin geçtiğimiz hafta gerçekleşen İzmir ziyareti sırasında tarım konusundaki görüşlerimi aktarma fırsatı buldum. 2002 yılında tarım ve tarıma dayalı ticaretin Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’da yüzde 12’ye yakın olan payının 2021 sonunda yüzde 5,5’e gerilediğini hatırlatarak milli gelirde tarım ve hayvancılığın payını yeniden yüzde 10’un üzerine çıkartacak her türlü adımı kararlılıkla atmamız gerektiğini ifade ettim. Bunun için de çağın rekabetinin getirdiği yenilikçi bir anlayışa ihtiyaç var. Tarım 4.0 diye tanımladığımız bu yeni anlayışın çok ciddi bir şekilde temel politika unsuru olması gerekiyor.”
UMARİM BU TALEBİMİZ ANKARA’DA DA KARŞILIĞINI BULUR
“Umutluyum çünkü pandemi sonrası tarımın stratejik önemi herkes tarafından kabul görmüş durumda. Ve önemli adımlar da atılıyor. Mesela Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 81 ilde tarım arazilerinin etkin kullanımı ile bitkisel üretimin geliştirilmesine yönelik projeler başlatıldığını duyurdu. Proje kapsamında belirlenen yatırım konularında, il/ilçe Tarım ve Orman Müdürlüklerince hazırlanan projelere, toplam proje bedelinin azami yüzde 75’i Bakanlıkça hibe olarak verilecek. Proje ile boş duran, atıl kalan veya nadasa bırakılan araziler, tarımsal üretime kazandırılacak. Bakan Kirişçi, projenin hedeflerini de şöyle açıkladı:
• İklim krizi de dikkate alınarak, uygun çeşitlerle hububat, baklagil ve yağlı tohumlu bitkilerin üretiminin geliştirilmesi…
• İşlemeli tarıma uygun olmayan arazilerde, katma değeri yüksek bitki türlerinin üretiminin artırılması…
• Hasat sonrası kayıpları azaltmak ve katma değeri artırmak amacıyla birincil üretim sonrası kurutma veya isleme tesislerinin çoğaltılması…
• Doğal ekolojilerinde var olan bitki türlerinin aşılama, çeşit değişimi ve benzeri teknik uygulamalarla birim alandan elde edilen veriminin artırılması.” Olarak açıkladı.
YEŞİL MUTABAKAT, YEŞİL TAHVİLLER
“Projenin tarıma yeni bir soluk getireceğine inanıyor ve Bakan Kirişçi’ye teşekkürlerimi iletiyorum. Bildiğiniz gibi Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat kararı hem ülkeler hem de şirketler için hayli kapsamlı bir dönüşümü mecburi kılıyor. Bu dönüşümü yapmayan ya da geç kalanlar için de önemli yaptırımlar getiriyor. Ama bu dönüşüm de çok yüksek maddi yatırım gerektiriyor. Bunu sağlamanın en uygun yolu ise Green Bond; yani Yeşil Tahvil. Yeşil Tahviller, kurumların, iklim değişikliğinin önlenmesi ve çevre konulu projelerde kullanılmak üzere yapacakları borçlanma için çıkarılan sabit getirili menkul kıymetlerdir. Bu tür tahvillere vergisel avantajlar sağlanması da söz konusudur. Yeşil Tahvil olarak nitelendirilen ilk tahvil senedi 2008 yılında Dünya Bankası tarafından ve 300 milyon dolarlık bir tutarla çıkarılmıştır. Yeşil Tahvillerin 2021 yılında ulaştığı büyüklük ise 650 milyar doları bulmuştur. Özellikle karbon ayak izi ve su ayak izi en yüksek sektörlerden olan tarımda ve yenilenebilir enerji yatırımlarında Yeşil Tahviller önemli bir avantajdır. Bu konuda BORSAV tarafından tüm üyelerimiz ve paydaşlarımız için kapsamlı bir bilgilendirme çalışması hazırlanmasının faydalı olacağını düşünüyorum. Ayrıca İzmir Tarım Teknoloji Merkezimizin yakın bir gelecekte kendi Yeşil Tahvilini çıkarması için de şimdiden çalışmalara başlamalıyız. Ne de olsa yenilikleri takip etmek, uygulamak ve öncü olmak Borsamızın genlerinde var.”
SGK İL MÜDÜRÜ YAVUZ KURT’UN KONUŞMASI
SGK İl Müdürü’nden EYT eleştirisi: Cumhuriyet tarihinin en büyük hatalarından biri “Dedi.
İzmir Sosyal Güvenlik (SGK) İl Müdürü Yavuz Kurt katıldığı İzmir Ticaret Borsası (İTB) Ocak ayı meclis toplantısında Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesiyle ilgili açıklamalarda bulundu. BBeyin gözünün yaşanacağını, kafiyeli elemanların emekli olacağını vurgulayan Kurt, EYT düzenlemesinin ‘Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yapılmış en büyük hatalardan’ olduğunu belirten Kurt, “1.90’lık adamı, 46 yaşında emekli edemezsiniz, çok üzülüyorum” Dedi.
“Sadece yaş şartı kalkıyor” diyen Kurt, “EYT kapsamında emekli olacak olan çalışanlar için sosyal güvenlik destek primi teşviki geliyor. Kıdem tazminatı tabanı 19 bin 982 lira. Emeklilik, dolayısıyla işinden ayrılmak isteyen işçiler olursa çalıştığı yıl çarpı 19 bin 982 üzerinden ödenmesi gerekiyor. EYT yasa düzenlemesi Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yapılmış en büyük hatalardan biridir. EYT siyaset üstü olması gereken bir konuydu, politik bir malzeme yapılmamalıydı” diye konuştu.
EĞİTİME AYRILAN BÜTÇE
Eğitime ayrılan bürtçeyi de eleştiren SGK İl Müdürü Kurt, “Türkiye gibi gelişme yolunda olan ülkeler için para çok kıymetli. 2023 bütçesi hazırlanırken, eğitime harcanacak para olarak 685 milyar lira öngörülmüştür. Bu 435 milyara düştü. Türkiye’nin kalkınması ve ekonomik büyümesi için iki şey nedir deseler, biri eğitim harcamalarıdır, diğeri yatırım harcamalarıdır. Eğitim bütçesinden tasarruf ettik. EYT’lilerin neden bu kadar istekli olduklarını bir EYT’li olarak anlayamıyorum. 45 yaşındayım, önümüzdeki sene Mart ayında emekli maaşı alarak emekliliği hak ediyorum. 1.90’lık adamı, 46 yaşında emekli edemezsiniz. Çok üzülüyorum ama üzerine söyleyecek bir şeyim yok.”Şeklinde iddialarını da kullandı